Erdoğan'dan İdlib uyarısı

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdlib konusunda Suriye rejiminin İdlib'e saldırısının insani bir felaket sonucu doğuracağı uyarısını yaptı.

ANKARA- Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdlib konusunda The Wall Street Journal (WSJ) gazetesine yazdığı makalede Suriye rejiminin İdlib'e saldırısının insani bir felaket sonucu doğuracağı uyarısını yaptı. Erdoğan, "İdlib köprüden önceki son çıkıştır. Eğer Avrupa ve ABD dahil uluslararası toplum bugün gerekli adımları atmazsa bunun bedelini yalnızca Suriyeli masumlar değil tüm dünya ödeyecektir." ifadesini kullandı. Erdoğan makalesinde "Esed rejimi, 7 yıldır Türkiye’nin güney sınırında Suriye vatandaşlarını keyfi tutuklamalar, sistematik işkence, topyekun idamlar, varil bombaları ve kimyasal ve konvansiyonel silahlarla hedef almaktadır. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyinin 'İkinci Dünya Savaşı’ndan beri yaşanan en büyük insan kaynaklı felaket' olarak tanımladığı Suriye iç savaşı neticesinde milyonlarca masum insan mülteci durumuna düşmüş veya kendi ülkeleri içerisinde yerlerinden edilmiştir” dedi.

Erdoğan'ın WSJ'de yayımlanan makalesinin tam metni şöyle: "Suriye halkının acısını hafifletmek için olağanüstü çaba gösteren Türkiye, bugün yaklaşık 3,5 milyon mülteciye, yani diğer ülkelerin tamamından daha fazla kişiye ev sahipliği yapmaktadır. Aynı zamanda yanı başımızda faaliyet gösteren terör örgütleri DEAŞ ve PKK’nın hedefi olduk ancak ne insani yardım çabalarımızın yüksek maliyeti ne de güvenlik endişeleri kararlılığımızı zayıflattı.

Türkiye, bu tür zorluklarla karşılaştığı bir dönemde aynı zamanda krize siyasi bir çözüm bulmak için diplomatik girişimlerde bulundu. Bu kapsamda Suriye muhalefetini Cenevre’de pazarlık masasına getirdik; Rusya ve İran ile birlikte Astana Süreci’ni başlattık. Sonuç olarak Türkiye, ateşkes anlaşmaları yaptı, çatışmasızlık bölgeleri kurdu ve sivillerin rejim saldırısı altındaki bölgelerden tahliyesini sağladı.

Bugün bir kez daha kritik bir eşikte bulunuyoruz. Esed rejimi, müttefiklerinin de yardımıyla, üç milyon kişiye ev sahipliği yapan ve yerlerinden edilmiş Suriyeliler için son güvenli limanlardan biri olan İdlib’e büyük bir taarruz gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Hükümetimiz, bu saldırıyı engellemek amacıyla bir çatışmasızlık bölgesinin kurulmasına katkıda bulundu ve ateşkes ihlallerini belgelemek ve raporlamak amacıyla 12 gözlem noktası oluşturdu.

Esed rejimi, yaklaşan saldırısını terörle mücadele zemininde meşrulaştırmaya gayret etmektedir. Şunu açıkça ifade edelim: Terörle mücadelenin önemini hiçbir ülke, Suriye krizi bölgeye güvensizlik ihraç etmeye başladığından beri ciddi terör saldırılarına hedef olan Türkiye’den daha iyi anlayamaz ancak Beşşar Esed’in çözümü sahte bir çözümdür. Terörle mücadele adına masum insanlar kurban edilemez. Böyle bir adım ancak yeni terör ve aşırıcılık yuvaları yaratmaya sebep olur. Nitekim DEAŞ’ın ortaya çıkışı, Suriye’de yaşananların sebebi değil sonucu niteliğindedir. Uluslararası toplum, terörün kök salmasını engellemek için bu şiddeti kontrol altında tutmak zorundadır.

İdlib’de benzer sorunlarla karşı karşıya bulunuyoruz. Aralarında Heyet Tahrir eş-Şam'ın (HTŞ) da bulunduğu terör örgütleri, bu bölgede faaliyetlerini sürdürüyor ancak bu unsurlar, İdlib’in toplam nüfusunun çok küçük bir bölümünü oluşturuyor. Teröristleri ve aşırı unsurları etkisiz hale getirmek ve yabancı savaşçıları adalete teslim etmek için gereken kapsamlı bir uluslararası terörle mücadele operasyonudur. Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyinde teröristlere karşı verdiği mücadelede kilit rol oynayan ılımlı muhaliflerin sağlayacağı destek ve yönlendirme İdlib’de de çok önemli olacaktır.

İdlib’e yapılacak saldırıyı engellemek terörle mücadele adımlarını sekteye uğratmayacaktır. Türkiye, DEAŞ ve PKK gibi terör örgütleriyle mücadelesinde sivillere zarar vermeden başarıya ulaşmıştır. Terörden etkilenen bölgelerde istikrarı yeniden sağlamak uğruna çok sayıda şehit verdik. Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyinde düzeni muhafaza edebilmesi, sorumlu bir terörle mücadele yaklaşımının yerel halkın desteğini kazanabileceğinin en açık kanıtıdır.

İdlib saldırısı yaklaşırken uluslararası toplumun tüm üyeleri sorumluluklarının farkına varmalıdır." (AA)

12 Eyl 2018 - 16:16 - Siyaset



göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.