Ne çabuk geçti 2 sene de biz tekrar seçim ortamına girdik. Seçim dönemi, her ne kadar biz "izleyiciler" için heyecanlı olsa da, eşi dostu bir arada görmenin mutluluğunu yaşasak da, bu seçimlerin 2 değil 3 senede bir yapılması evladır. Çünkü seçimlerin hem TÜRSAB'a, hem adaylara getirdiği maddi yük, iki günlük Genel kurulda biriken yüzlerce sorunun toparlanamaması, hem de kazanan ekibin daha TÜRSAB'ı tanımadan, işleri oturtmadan bir sonraki seçime hazırlanmak zorunda olması yorucu, yıpratıcı.
Biliyoruz ki; yeni yasamız meclisten geçerse seçimler 3 senede bir yani en erken Mayıs 2020'de gerçekleşecek. Bu nedenle potansiyel adaylarımız henüz ortaya çıkmış değiller. Hele bir yasa meclisten geçsin, o zaman sular ısınmaya başlayacak.
FİRUZ BAĞLIKAYA BAKAN OLUR MU?
Bu arada kulislerde konuşulanlara bakarsak, deniyor ki, hükümette 23 Haziran seçimleri sonrası olası bir kabine değişikliği olabilir ve mevcut Turizm Bakanımızı da nöbet değişimine alabilirler. Bu durumda bakanlığa 4 seçenek olduğu söyleniyor 1) Fettah Tamince 2) Bülent Katkat (Emar Turizm ve eski Turing Başkanı) 3) Siyasetten biri 4) Firuz Bağlıkaya.
Eğer bizlerin de söz hakkı olsaydı, Sn.Tamince'nin muhteşem bir müteahit, harika bir tüccar, kaliteli bir otelci olduğunu söyleyebilirdim. Her ne kadar Bülent Katkat hükümete ve Sn.Cumhurbaşkanımıza yakın gözükse de hep geri planda kalmayı seven biri olarak bakanlığı kabul etmeyebileceğini düşünüyorum. Diğer bir şık yine siyasetten birinin Bakan olabileceği ihtimali. Ancak görüldü ki mevcut yani sektörden bir bakanla az zamanda çok işler yapıldı. Ama bakanlığa Turizmci biri aranırsa Firuz Bağlıkaya'nın bakanlığı çok daha ağır basıyor. Benim de seçimim kuşkusuz Bağlıkaya olurdu.
Peki, her durumda TÜRSAB başkanlığı için potansiyel adaylar kimler olabilir, nasıl bir strateji çizerler diye fal açarsak;
Firuz Bağlıkaya; her ne kadar çok kısa sürede yıpratıcı olan TÜRSAB içi yumruklu kavgalar, eleman alımı ve eski elemanların çıkarımında yaşanan polemikler, uzun süre acentaların 9. kata yani başkanlık katına rahat çıkamaması, TÜRSAB içi maaş dengelerinin bozulması, Türsab adına Almanya fuarına giden 40 kişiden sadece 1 kişinin Almanca bilmesi nedeniyle başka dil bilmeyen stand ziyaretçilerinin cevapsız kalması. Yönetim kurulundaki çatlaklar, kavgalar, çekişmeler ve en çok da İZMİR GASTRONOMİ FUARI'nda kaybedilen TÜRSAB'ın belki de kul ve yetim hakkı olan 250.000 TL zararı konuşuldu. Tüm bunlara rağmen yönetim arkadaşlık, kankalık hatırına her sene TÜRSAB'ı zarara uğratanları hala Fuarın başında tutmaya devam etti. Yönetimin atadıkları bu kişiler, İzmir'de başında oldukları Türsab Gastronomi Fuarı zarar ederken kendilerine ait gastronomi fuarını sürdürmeye devam ettiler.
Ancak genele baktığımızda, benim şahsi fikrim, yeni yasayla birlikte belgelerin şirkete bağlı olmadan satılabilmesi, home office veya aynı ofiste birkaç acenta çalışabilmesi, zarar eden TÜRSAB şirketlerinden kurtuluş, kurumsallaşmaya geçiş, hemen her acentaya eşit mesafede duruş, İhtisas başkanlıklarının kuruluşu, çok dedikodusu yapılan maddi çıkar çarklarının durdurulması gibi hususlarda artıları çok daha fazla olan Sn. Bağlıkaya, hükümete bakan olarak atanmaz ise TÜRSAB başkanlığına bir dönem daha devam etmelidir.
Başaran Ulusoy; Son seçimlerde aldığı büyük hezimet karşısında tekrar aday olup bir kez daha kürsüde görünmeye cesaret edemez sanıyorum. Bence Sayın Ulusoy, TÜRSAB tarihinin derin sayfalarında iyi-kötü yerini aldı bile.
Çetin Gürcün; Son seçimlerin Başaran Ulusoy destekli adayı. Gürcün'ün, son seçimde kendi isteği dışında aday yapıldığı tavırlarından, yüzünden ve konuşmasından anlaşılıyordu. Artık aday olmak istediğini düşünmüyorum. Ancak şahsi fikrim. Sn.Talha Çamaş döneminden Sn.Başaran Ulusoy dönemine Türsab'ın, Devlet bürokrasinin ruhunu en iyi bilen, tecrübeli, dürüst bir meslektaşımız olarak önümüzdeki seçimleri kazanan ekibin, ne yapıp edip Çetin Gürcün'ü "profesyonel olarak" Türsab idaresinin başına getirmeli diye düşünüyorum.
(devamı yarın)
Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.