Birinci örnek yüz yaşında. 1919 yılında Birinci Dünya Savaşının galipleri Paris’te toplanmışlar yenilenleri nasıl cezalandıracaklarını görüşüyorlardı.
Osmanlı’ya verilecek ceza galiplerin iştahını kabartıyordu. 1914 yılında sahip olduğu toprakların yüzde doksanını nasıl paylaşacakları konusu rüyalarına giriyordu. Tam bu sırada bu Barış (!) Konferansına çift imzalı bir Muhtıra sunuldu. Türkiye Ermenileri (Osmanlı Devleti Vatandaşları) ile Osmanlı Devleti’nin dayatması sonucu kurulan ve 4 Haziran 1918 günü Batum’da imzalanan Türk – Ermeni Barış Antlaşmasındaki “Türkiye ile Barış ve Ebedi Dostluk” maddesini unutan Ermeni Cumhuriyeti adına sunulan bu muhtıra ile Türkiye’den 300 küsur bin kilometrekare toprak istiyordu Ermeni dostlarımız: Ordu’ya kadar Doğu Karadeniz sahili, Mersin ve İskenderun dahil Çukurova ve aradaki tüm Güney ve Doğu Anadolu illeri. Batum Antlaşmasını unutmuşlardı !
İkinci önek 1950 yılı Kasım sonu Aralık ayı başında Amerikalı müttefiklerimizden:
Önce o günlerden iki Cumhuriyet Gazetesi manşeti:
“Kore’de Türk Birliği Sarıldı. Fakat Süngü Hücumu ile Çemberi Parçaladı” “Kore’de Kahraman Birliğimiz Tekrar Sarıldı. Tekrar Çemberi Yardı”
Bu sayede ABD 8. Ordusunun çok büyük kayıp vermesini önlemişti Türk Tugayı.
Washington Tribune: “Ateş hattında 4 500 asker mucize yarattı. Türklerin fedakarlıklarını ebediyen hatırlayacağız.”
Time Dergisi:“Türk tugayının cesaretli çarpışmaları Birleşmiş Milletler (BM) birliklerinin moralini yükseltti.”
ABD Kongre Üyesi Burner: “Türkler tarih boyunca cesaretleri ve iyi ahlakları ile tanınmışlardır.”
ABD Kongre Üyesi Rose: “Ben Türklerden daha üstün bir millet tanımıyorum.”
ABD Senatörü Claude Pepper: “Türkler, bizim değerli müttefiklerimiz.”
Sekizinci Ordu Komutanı Amerikalı General Walton H. Walker:
“Kahraman bir milletin kahraman askerleri, sizler 8. Ordu ve IX. Kolordu’yu sarılmaktan ve 2. Tümeni tamamen yok olmaktan kurtardınız. Bugün BM Ordusu adına teşekküre geldim.”
General Douglas MacArthur: “Türkler, kahramanların kahramanlarıdır. Türk Tugayı için mümkün olmayan bir şey yok.”
2 Aralık 1950 günü bir ABD radyo yorumu:
Bu karanlık günlerde Türklerin gösterdiği kahramanlık Amerikan milletine yeni umut vermiştir. Onlara cesaret aşılamıştır. Amerikan milleti Türkiye’nin bu hizmetini gerektiği gibi değerlendirecektir.”
Ekim 2019:
ABD Hazine Bakanı: “Ekonomisini bitireceğiz.”
ABD Savunma Bakanı: “Kürt (terörist) müttefiklerimizi terk etmeyeceğiz”
Hangisi daha iki yüzlü, daha çirkin; 1919 yılından beri hiç değişmeyen Taşnaklar mı yoksa yanında İdi Amin gibi bir kişi Nobel Barış Adayı olabilecek Trump ve bakanları mı?
Bu örneklerin benzerlerini Avrupa kıtasında ve dost bildiğimiz Arap dünyasında da aradığımız takdirde hiçbir sıkıntı çekmeden onlarcasını bulabiliriz. Bulaşıcı bir hastalık olmalı bu uluslararası iki yüzlülük.
Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.